LAMİNE CAM- ÖN LAMİNASYON PROSESİNDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
Yapılarda kullanılan Lamine cam üretiminde ara bağlayıcı
olarak pvb kullanıyorsanız muhtemelen NİP ROLLS denilen bir ön-laminasyon
prosesi kullanmak zorundasınız.
TEMİZ ODA denilen ve cam paneller arasında pvb film seriliminin yapıldığı bölümün hemen
sonrasında iki bölümden oluşan bir ısıtma vardır. Bu ısıtma bölümlerinden geçen "cam+pvb+cam" katmanı NİP ROLL dediğimiz, alt ve üst merdanelerden oluşan preslemeden
geçerken uygulanan basınç sayesinde cam
ile ara bağlayıcıyı birbirine yapıştırır ( buna ön-yapışma da diyebiliriz). Şüphesiz ön-laminasyonda kullanılan ısı ve
basınç otoklav prosesine bir ön hazırlıktır. Ama bu sıradan, basit ve rastgele
yapılacak bir ön-hazırlık değildir/ olmamalıdır.
Ön-Laminasyon prosesinin etkili olması ve otoklav prosesine
zorluk çıkartmaması için dikkat edilmesi gereken bazı konular vardır.
Öncelikle preslerin malzeme kalitesi önemlidir. Uygulanan basıncı yeterli
etkinlikle "cam+pvb+cam" katmanına iletebilmelidir. Bunu sağlamak için bazı
hatlarda alt presler metal, üst pres ise kauçuk malzemeden oluşturulmuştur. Ancak
her ikisinin yanı malzemeden ve kauçuk
olması daha doğrudur. Burada önemli olan kauçuk malzemenin shore sertliğidir.
Isıdan kolayca etkilenen, dolayısıyla uygulanan basıncın etkisini düşürecek
düşük-yoğunluklu bir malzeme olmamalıdır.
Presler birbirine paralel olmalı; alt ve üst preslere basınç
ileten sistemde herhangi birinde kaçak olmamalı; "cam+pvb+cam" kalınlığına göre
alt ve üst pres arası mesafe doğru ayarlanmalıdır. Bazı hatlarda bu mesafe bilgisayar
aracılığı ile ayarlanmaktadır. Ancak burada da bilgisayara girilecek veri yine
operatör tarafından belirlenmektedir.
Presler arası düzlem zamanla değişebilir, preslere basınç
aktaran sistem arızalanabilir. Bu nedenle sık aralıklarla bunların kontrolünün yapılması, kalibre
edilmesi gereklidir.
Ön-Laminasyon sürecinin başarı oranını belirleyen bir diğer
önemli etken ISI değeridir. ISI değeri "cam+pvb+cam" katmanının toplam anma
kalınlığına , arada kullanılacak pvb
türüne ( standart pvb, akustik pvb, UV korumalı pvb, , SGP, Stif pvb gibi ) göre belirlenmelidir. Ayrıca ısıtma bölümlerinde
ısının homojen dağılımı sağlanmalıdır. Bu da gelişigüzel bir ısıtma kabini ile
geçiştirme yapılanamaz demektir. Isıtma değeri ile ısıtma kabini uzunluğu ve
geçiş hızı arasında da bir ilişki vardır.
Bunların hepsi bir yandan
hattınızda kullanılan her parçanın ( mekanik, elektriksel ya da elektronik
olsun) kalitesi ile ilgiliyken diğer
yandan da MAKİNE OPERATÖRÜNÜN bilgi ve tecrübesi ile bağlantılı konulardır.
Operatörün makinesini tanıması, zayıf ve
güçlü yanlarını bilmesi, ne tür
sorunlarla karşılaşabileceğini bilmesi, cam ve arabağlayıcı malzemelerin her
birini iyi tanıması gerekir. Örneğin bir
pvb markası makinenizde birinci aşamada A ısı değeri ile ikinci bölümde B
ısıtma değeri ile , (...) hızda geçirildiğinde yeterli düzeyde ön-yapışma
sağlanabiliyorsa, bir başka pvb markası için bütün bu değerlerin değiştirilmesi
gerekebilir. Bu nedenle OPERATÖR’lerin eğitimi de önemlidir.
Sürekli değişen ara bağlayıcı malzeme markaları ile çalışmak
olabilecek en kötü seçimdir. X değerinde
uygun fiyatla alacağınız bir pvb ile çalışmaya başladığınızda belki 2X
değerinde bir ürün kaybınız olacaktır. Unutmayınız
ki pvb malzemesi nem çeken bir malzemedir. Nem ise soğuk ortamda değil sıcak
ortamda oluşur. Yüksek ısı ile daha iyi yapışma sağlanabilir denilerek ısıları
yükseltmek ara katmanlardaki nem oranını yükseltmek demektir. Oysa laminasyon
prosesi demek, en temel anlamda , "cam+pvb+cam" katmanları arasındaki
nemin/havanın atılması demektir. Dolayısıyla hem ön-laminasyon sürecinde hem
otoklav sürecinde fazla olan her ISI değeri nihai üründe hava kabarcıkları oluşması
ve ürünün kabul kriterlerinden uzaklaşılması demektir. ÖN –LAMİNASYON sürecinden
bozuk çıkan her camı otoklav aşamasında düzeltme şansınız olmayabilir.
Genellikle yapılan en büyük yanış da budur. Operatörler her şeyi otoklav sürecinde
düzeltebileceklerini, daha doğrusu bizzat otoklavın kendisinin bütün bu ön
laminasyon hatalarını+ kendi hatasını
düzelteceğini zannederler.